Şarap gibi kadın: İSTANBUL SÖZLEŞMESİ ve İLHAM KAYNAĞI NAHİDE OPUZ -1

İstanbul sözleşmesi ve içeriğini ilk duyduğumda ''Allah Allah siyasal islamcı bir iktidar bunu neden yapmış ki?'' diye içimden geçirmiştim. Savundukları anlayışta kadının yeri hep erkeğin bir adım arkasında , hep ikinci sınıf iken bir yandan da partinin örgütlenmesinin en önemli ayağı kadınlardı.

Biraz daha araştırdığımda karşıma şiddet kurbanı bir kadının hikayesi çıktı ''Nahide Opuz''. Kimdi bu kadın ve nasıl koskoca Akp yi İstanbul sözleşmesi gibi faydalı, kadını ve çocuklarını koruyan bir sözleşmeyi kendi oluşturacak birçok ülkeye de imzalayabilecek hale getirmişti.

''Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) aile içi şiddet konusunda Ankara'ya karşı açılmış ilk davayı sonuçlandırdı.

Mahkeme, Türkiye'nin şiddet gören bir kadını, savcılığa başvurduğu halde, kocasından koruyamayarak ayrımcılık yaptığına hükmetti. Nahide Opuz'a 36 bin 500 Euro ödemesine karar verildi.

Opuz, devletin kendisini eşi H.O.'nun şiddetinden korumadığı gerekçesiyle AİHM'e 2002'de başvurmuştu.'' kaynak

Bu karar ile aile içi şiddette ceza olan ilk ülke Türkiye olmuştu. O dönemdeki ekonomik durumları, yabancı yatırımcıları çekme isteğimizi düşününce Akp'nin durumu toparlamak için hamle yapması gerekiyordu.

İstanbul Sözleşmesi bu hamledir aslında.

Peki neden Aihm böyle bir sonuca varmıştı? Aslında ne olmuştu ?

Nahide Opuz 1972 Diyarbakır doğumlu bir kadındı 2009 da 37 yaşındaydı. Diyarbakır'da 1990 yılında tanıştığı 3 çocuğunun babası olan kişi ile 1995 yılında evlenmişti.

1995-1998 yılları arasında Nahide devamlı olarak polise şikayette bulunmuş görmezden gelinmişti. Düzenli şiddet, şikayet ve tıbbi raporlara rağmen, H.O. hakkında yeterli delil bulunmadığı iddia edilerek önce dava açılmamıştı. Daha sonra yapılan duruşmalar sonucunda ise üç ay ceza aldıktan sonra da cezası para cezasına çevrilmişti. Opuz, 2001’de eski kocasının bıçaklı saldırısına uğradı. Ama H.O., sadece 840 TL para cezasına çarptırıldı. (3 taksitte cezasını ödeyebilecekti üstelik)

Ağır tehditler ve saldırılar karşısında Opuz ve annesi, dava ile ilgili başvurularını geri çekmek zorunda kaldı ve arkasından da 2002’de İzmir’e kaçmak istedi. Ama H.O. kendilerini buldu, Opuz’un annesini öldürdü. Ömür boyu hapse mahkum olan H.O., 2008’de serbest kaldı. Bir kadını , kayınvalidesini öldürüp sadece 6 sene hapiste kalmıştı!

Böylece Opuz’un avukatı, “Türk yetkililerin müvekkilini yeterli şekilde koruyamadığı” gerekçesiyle AİHM’ye başvurdu.

Türkiye, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin “yaşama hakkını” güvence altına alan maddesi, “işkence ve kötü muameleyi” ihlâl sayan maddesi ile hiç kimsenin “ayrımcılığa” maruz kalamayacağını belirten maddesinden mahkum oldu. Türkiye, 30 bin Euro manevi tazminat ve 6 bin 500 Euro mahkeme masrafları olmak üzere toplam 36 bin 500 Euro ödedi.

MERAKLISINA NOT;

11 Nisan 1996 tarihinde Hüseyin Opuz eşi Nahide Opuz ile kavga ederek, hayati tehlike geçirecek şekilde dövdü. Annesi tarafından hastaneye kaldırılan Nahide Opuz, polise eşinden şikayetçi olduğunu belirtti.

Hüseyi Opuz, Adli Tıp Kurumu raporunda hayati tehlike geçirecek kadar dövdüğü gerekçesiyle aynı gün Diyarbakır 1. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından tutuklandı.

14 Mayıs 1996 tarihindeki duruşmada, Nahide Opuz, eşinden şikayetçi olduğunu tekrarladı. Savcı söz konusu oturumda, 'Tutuklu sanığa isnat edilen suçun vasıf ve mahiyeti, mağdurenin huzurda oluşu ve iyileştiği gözönüne alarak sanığın ilerde mağduriyetini mahal verilmemesi' için tahliyesine karar verilmesini istedi. Bu nedenle mahkeme, Hüseyin Opuz'u tahliye etti.

Yine kavga ve takipsizlik

5 Şubat 1998 tarihinde, Nahide Opuz, annesi ve kardeşi ile Hüseyin Opuz arasında çıkan kavgada, Hüseyin Opuz eşine bıçak çekti. Çıkan kavgada, Hüseyin Opuz 7, Nahide Opuz 3, annesi 5 iş günü kaybı raporu aldı. Savcılık tarafından konuyla ilgili yapılan soruşturmadan sonra, Hüseyin Opuz hakkında delil yetersizliğinden takipsizlik kararı verildi.

Eşini ve annesini ezmeye kalkışmış

4 Mart 1998 tarihinde Nahide ve annesi, çocuklarına nüfus cüzdanı çıkartmak için gittikleri Nüfus Müdürlüğü'nden eve dönerken, Hüseyin Opuz onları aracı ile takip ederek aracına binmelerini istedi ve binmemeleri halinde kendilerini öldüreceği tehdidinde bulundu.

Nahide Opuz ve annesinin araca binmemesi üzerine Hüseyin Opuz, onlara aracı ile çarpttı, özellikle kayınvalidesine 2-3 kez çarparak bilincini yitirmesine neden oldu. Olay yerine gelen trafik polisi tarafından hastaneye kaldırılan anne-kız, Hüseyin Opuz'dan şikayetçi olduklarını ve ölümle tehdit edildiklerini bir kez daha söyledi.

Aynı gün gözaltına alınan Opuz, eşi ve kayınvalidesinin kendilerini aracın önüne attığını iddia ederek kendini savundu. Konu ile ilgili başlatılan soruşturma kapsamında 5 Mart'ta Hüseyin Opuz tutuklandı. Opuz, 30 Mart'taki ilk duruşmada eşi ve kayınvalidesinin şikayetlerinden vazgeçmesi üzerine tahliye edildi.

Eşini bıçaklayarak ağır yaraladı

29 Ekim 2001 tarihinde annesinin evine giden Nahide Opuz, eşi tarafından telefonla eve çağrılınca annesi Minheta Beybur'a, "Bu adam yine beni parçalayacak" diyerek eve gitti. Aradan 10 dakika geçtikten sonra Nahide Opuz'un oğlu Deniz Opuz, anneannesinin evine çıkarak, babasının annesini bıçakla öldürdüğünü söyledi.

Eve giden Minheta Beybur, kızı Nahide'yi kanlar içerisinde bularak Devlet Hastanesi'ne kaldırdı. Olayın polise bildirilmesi ile Hüseyin Opuz aynı gün polise teslim oldu. Opuz, polise verdiği ifadede eşini bıçakladığını kabul etti. Opuz, ifadesi alındıktan sonra serbest bıkarılırken, avukatların itiraz başvurusu sonuç vermedi.

KAYNAK

DEVAMI VAR .....

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ ve İLHAM KAYNAĞI NAHİDE OPUZ -2